Efsaneye göre..
argon Dağı'nın bulutlarının ötesinde, savaşa ve çatışmaya hala en üstün
sanat biçimleri olarak saygı duyan, Rakkor adlı gözüpek bir kabile
vardır. Runeterra'nın Rün Savaşları'nı hala hatırlar ve League of
Legends'ın (Efsaneler Ligi) kabaran şiddet dalgalarını sonsuza kadar
durduramayacağını bilirler. Bu kabilenin her üyesi disiplinli ve
acımasız bir savaşçı olarak yetiştirilir. Noxus ve Demacia ordularının
askerleriyle, ancak on kişiye karşı tek kişi olduklarında savaşmayı
tercih ederler. Rakkor savaşçıları hem çıplak elleriyle ölüm dağıtabilen
kabiliyetli savaş sanatçıları olarak eğitilir hem de kabilenin çok
sayıdaki hazine-silahlarını acımasızca kullanmayı öğrenir. Bu hazineler
kuşaktan kuşağa geçirilir. Hepsi Runeterra'nın mistik doğasını özlerinde
toplamıştır. Bu hazine-silahların varolan en tehlikeli silahlardan
sayılması ve Pantheon'un ellerinde League of Legends'a girmiş olmaları
hiç de şaşırtıcı değil.
Bu ifadesiz savaşçı, halkının yiğitlik
timsalidir. Sırf varlığı bile savaş sanatına söylenen bir gurur
marşıdır. Pantheon Valoran halkının savaşın yerini alacak bir kurum
oluşturup, içine şampiyon denen kişiler koyup, Rakkorları buna dahil
etmemelerini hakaret saydı. Kabilesinin hayır dualarını alıp atalarının
silahlarını kuşanarak, dünyaya gerçek savaşçı nasıl olur göstermek için
Lig'in üstüne çullandı. Kiminle dövüştüğü, Lig şampiyonluğunun şatafatı
ya da prestiji umrunda değil. Sadece savaşın yalın şerefi için yaşıyor.
Pantheon nefes aldığı sürece, yenecek yeni bir rakip arıyor.
''Daha çok takviye kuvvetleri vardır diye ummuştum.''
--Pantheon, lime lime edilmiş bir Noxus taburunun cesetlerinin ortasında dururken.
Kod:REP-TR-20-8D2SGR4VXQH4NSQW
0 yorum:
Yorum Gönder