25 Şubat 2016 Perşembe

Av başlasın


Av başlasın

21. Gün

Canavarı gün batımına kadar takip ettik, ardından o gece için kamp kurduk. Diğer avcılar yaralı ve yorgun olduklarından daha fazla ilerlemeleri mümkün görünmüyor; ancak devam etmeliyiz. Bu kadar ölüm ve ıstırap boşuna olamaz. Onu avlayacağız.

35. Gün

Gecenin ortasında canavar bize saldırdı. Su gibi akışkan hareket ediyordu ama derisi demir gibi sertti. Mızraklarımız parçalandı, kalkanlarımız çatladı. Benim dışımda kimse kalmadı. Arda kalan her şeyi ateşe verdim ve canavarın peşine düştüm. Ya onu katledeceğim ya da jilet gibi keskin dişlerinin arasında öleceğim.

43. Gün

Şafakta üç avcı göründü. Benim hakkım olan şeyi elimden aldılar. Akla hayale gelmeyecek canavarların vücutlarından yapılma silahları ve zırhlarıyla avıma saldırdılar. Dönen bıçakları ve dikenli topuzlarından yıldırım gibi darbeler çıkıyordu. Öldürülemeyen canavar, bu üçü tarafından katledildi. Adamlarımı, kardeşlerimi mahveden bu canavar bir anda yere serildi. Onu parçaladılar ve kısa süre sonra yok oldular. Gözlerindeki ateşten anladığım kadarıyla başka türlü bir av mevsimi başladı.

0 yorum: